1 MAYIS’TA, 1 MAYIS ALANI’NDA; TAKSİM’DEYİZ!

1 MAYIS

 

Basına ve kamuoyuna,

Emeğin ve Dayanışmanın günü olan 1 Mayıs  halkın ve emekçilerin evrensel- anayasal haklarını yok sayan iktidar tarafından hukuksuz ve mesnetsiz Taksim Meydanı yasakları ile yine korku ve şiddetin gölgesine çekilmek isteniyor.

17 Nisan 2015 tarihinde yaptığı açıklamada 1 Mayıs kutlamaları için Taksim Meydanı yerine otoparkları ve halk pazarlarını gösteren İstanbul Valiliğinin bu kararında herhangi akılcı ve hukuki bir gerekçe bulunmamaktadır.

Asıl gerekçenin,her sene, ayrı bir bahane, ayrı bir yalanla yasaklanmak istenenin, emekçilerin biraraya gelerek haykırdığı haklı talepleri ve o büyük coşkusunun iktidar üzerinde yarattığı baskı ve korku olduğunu çok iyi biliyoruz.

2007 yılında “İstanbul’un imajı”ını bahane edip Taksim’i her türlü kutlamaya açık tutarken 1 Mayıs’a yasaklayan dönemin Valisi Muammer Güler ile 2013 yılında “hukuksuz” yol inşaatını bahane eden ve 1 Mayıs kutlamaları için, Maltepe ve Yenikapı’daki kent suçu dolgu alanlarını adres gösteren geçmiş Vali Hüseyin Avni Mutlu ve bugün İstanbul Valisi olan Vasip Şahin’in devamlılığı ortadadır.

Ancak bizim de daha demokratik, daha özgürlükçü, daha adil bir yaşam için mücadelemiz ve kararlılığımız da ortadadır!

Bizler yine de, yasakları ile 1 Mayıs’larda insanları şiddetle sindirmeye çalışan, insanların ulaşım hakkını dahi ortadan kaldıran idarecileri asli görevleri olan halkın sağlık ve huzurunu tesis etmeye ;

Mevcut uygulamalarının üzerine İç Güvenlik Yasaları ile ülkeyi bir polis devletine çeviren, temel hak ve özgürlüklerimizi askıya alan hükümeti birkez daha bu antidemokratik uygulamalara son vermeye; 1 Mayıs’ın yanısıra, her türlü toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkımızı kullanırken yurttaşlarımızın canına ve malına kastetmemeye davet ediyoruz!

Defalarca ve defalarca söyledik. Yine tekrar ediyoruz. Taksim meydanı  başta olmak üzere, tüm meydanlar, sokaklar, kamusal alanlar hepimizin ortak değeri ve ortak yaşam alanıdır. Kültürümüz, tarihimiz, bir arada yaşayabilme umudumuzdur. Birkaç kişinin kafasındaki “tertip ve düzen”e göre şekillendirilemez.

Bizler, en demokratik, hukuki ve meşru hakkımızı istiyoruz. Her türlü baskı ve şiddete karşı, mücadele ve alın teri ile kazandığımız Taksim’de 2010, 2011, 2012 yıllarındaki gibi yüzbinlerle coşkulu ve barışçıl bir şekilde 1 Mayıs’ı kutlamak istiyoruz.

Sorunlarımızı, taleplerimizi, umutlarımızı, bu kentin “1 Mayıs Meydan”ında haykırmak, otobüslerle taşınarak değil, birbirimizle buluşarak kendi yaşamımıza ve yaşadığımız mekânlara dair söz hakkımızı istiyoruz.

1977’den 2015’e kaybettiğimiz canları anmak, sorumluların hesap vermesini sağlamak, belleğimize sahip çıkmak için tam da 1 Mayıs’ta, Taksim’de olmak istiyoruz.

Anayasa’nın, kanunların, evrensel hukukun ortaya koyduğu biçimde, hiçbir şüpheye gerek kalmaksızın Taksim’de kutlanması gereken 1 Mayıs’ın sorunsuz bir şekilde gerçekleştirilmesi için devletin tüm kurumlarının üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesini istiyoruz.

Demokrasiyi, doğayı, parklarımızı, mahallelerimizi, meydanlarımızı, suyu, toprağı, bedenlerimizi, eğitim ve sağlık hakkımızı savunarak, emek sömürüsüne, güvencesizliğe, taşeronlaştırmaya, işsizliğe, şiddete ve baskılara karşı; umudu, dayanışmayı, özgürlüğü ve eşitliği büyütmek için,

1 Mayıs’ta, Yine 1 Mayıs Alanı’nda; Taksim’deyiz.

TAKSIM DAYANIŞMASI